13 Ocak 2012 Cuma

Mekanın Cennet Olsun Rauf Denktaş

"Söyleyin onlara, burası (KKTC) bağımsız bir cumhuriyettir... Hristofyas..." Rauf Denktaş (Son Sözü)

"Camiye gidin dua edin... Dua edin, daha fazla çekmeyeyim..." Rauf Denktaş, Vefatından 1 gün önce

Bugün kara bir haber aldık: Türk Dünyası'nın en önemli isimlerinden KKTC 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş,  8 Ocak 2012 gecesi ishale bağlı su kaybı teşhisi ile kaldırıldığı ve tedavi gördüğü Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi'nde bugün (13 Ocak 2012'de) vefat etti... Vefatı ile, Oğlu Serdar Denktaş'ın deyimiyle "Kıbrıs Türkünü, Anadolu insanını öksüz bıraktı."


27 Ocak 1924'te doğmuştu ve 27 Kasım 1948'de Kıbrıs Türklerinin düzenlediği ilk mitingte Dr. Fazıl Küçük ile beraber hatiplik yaptı. Bu, onun Kıbrıs ve Kıbrıs Türklüğü mücadelesinin başlangıcı oldu, son nefesine kadar da bu mücadelesini sürdürdü. Yani 88 yıllık hayatının 63 yılını, diğer bir deyişle hayatının neredeyse tamamını Kıbrıs davasına, Kıbrıs Türklüğüne adamıştı. Kıbrıs'ın yeni bir Girit olmaması için uğraşıyordu. Sadece siyaset arenasında değil, aynı zamanda yazdığı kitaplar, verdiği söyleşiler, yazdığı yazılar / makaleler / köşe yazıları ve katıldığı konferanslar ile de bu davasını sürdürüyor, her yerde Kıbrıs'ı, Kıbrıs Türklüğünü ve Kıbrıs'ın önemini anlatıyordu.

Verdiği mücadele ile Kıbrıs'ın kuzey kısmında, hayatı pahasına, bir cumhuriyet kurmuştu. Türkiye dışında hiçbir devlet tanımasa da hem bağımsızlıklarını ve cumhuriyeti korumak, hem devletini tanıtmak ve hem de sorunların sona ermesi için her daim çaba gösterdi. Verdiği mücadele ve kurduğu cumhuriyet ile bir nevi Kıbrıs Türkünün Atatürk'ü idi ya da Türk Dünyası'nın Filistin'inin Arafat'ıydı. (Her ne kadar Türk Dünyası'nın Filistin'i olsa da Arapların Filistin'i kadar değer göremedi "malum" zihniyet tarafından...)


Rauf Denktaş asla ihanet içinde, vatanını satma peşinde ya da şahsî çıkarlar peşinde koşmadı. Aksine, her daim vatanını sevdi, vatanına ve Türk Dünyası'na hizmet etti. Hep bir mücadele içinde oldu. Bunu, yeri geldi bir gerilla, bir mücahit olarak, yeri geldi bir siyaset adamı olarak, yeri geldi bir yazar, bir gazeteci olarak gerçekleştirdi. O, "kimileri" gibi ABD'nin emrine girmedi, "ABD dünyanın jandarmasıdır." diye güce tapınmadı.

Rauf Denktaş'tan ve mücadelesinden rahatsız olanlar yok muydu? Vardı tabiî. Türkiye'de Atatürk'e karşı yapılan kara propaganda Rauf Denktaş'a da yapıldı. "Malum şahıs(lar)" tarafından, sağlığında "Git Kıbrıs'ta siyaset yap, ağzı olan konuşuyor be" denildi ve bu şekilde azarlandı. "Bırak", "çekil", "çözümsüzlük çözüm değildir", "statükocu" denilerek safdışı bırakılmak istendi ve hatta, özellikle Annan Planı döneminde, "dinozor" denilerek hareket edildi. Türkiye'deki "malum şahıs", KKTC'de Rauf Denktaş'ın karşısına çıkarılan şahsa "1 numarayla fazla dalaşma, o bitmiştir." demiştir*... Ortam öyle olmuştur ki Rauf Denktaş, Ergenekon'dan suçlanmayı beklediğini ifade etmiştir...

Rauf Denktaş, 2004'teki Annan Planı'na "hayır" denilmesini istemişti ama karşısındaki Türkiye destekli siyasi oluşum "yes be annem" diyordu. Planın oylamasında KKTC "evet" derken Rumlar "hayır" diyordu. Ancak bu "evet"ten KKTC hiçbir şey alamadığı, bir kazanım elde edemediği, verilen sözler ve vaatler tutulmadığı gibi Rumlar ödüllendiriliyor, tüm Kıbrıs Adasını temsilen AB'ye üye yapılıyordu. Bugün gelinen noktada ise, Habertürk TV'ye bağlanan gazeteci Fikret Bila'nın belirttiği gibi, "Tarih, Rauf Denktaş'ı haklı çıkartıyor. Denktaş'ın o dönemde savunduğu nokta, o gün karşı çıkılmasına rağmen bugün "acaba" denilerek tartışılıyor. Dün ona karşı çıkanlar, bugün onun savunduğu noktaya geliyorlar."

Dün Rauf Denktaş'a küfredenler, hakaret edenler, onu silmek isteyenler, onun için taziye mesajları yayınlayıp, onu övüyorlar. Bunu hangi yüzle yapıyorlar çok merak ediyorum. Daha da ötesi, hangi yüzle cenazesine katılıp, "hakkımızı helal ediyoruz" diyecekler?


Rauf Denktaş... Türk Dünyası'nın Atatürk'ten sonraki en büyük siyasi kişiliği... Kahraman... KKTC bugün bağımsız bir cumhuriyet ve "yavru vatan"sa senin sayendedir... Keşke senin gibi birisi Türkiye'de de olsaydı... Sana minnettarız... Allah'ın rahmeti üzerine olsun, mekanın cennet olsun... Başta KKTC olmak üzere Türk Dünyası'nın başı sağ olsun...

Not: Rauf Denktaş'ın yazdığı veya Rauf Denktaş ile ilgili bir sürü kitap var piyasada. Size bu konuda, Rauf Denktaş ile yapılan söyleşiden hazırlanmış olan ve ilk çıktığında (2004) alıp okuduğum bir kitap önermek istiyorum: İhanet Yorgunu Denktaş (Ufuk Büyükçelebi, Bir Harf Yayıncılık).


*Özellikle 6:30'dan sonrasına dikkatle dinleyiniz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ShareThis

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...