7 Mart 2011 Pazartesi

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü


"8 Mart 1857 tarihinde New York’taki bir tekstil fabrikasında 40.000 dokuma işçisi greve başlamıştı. Grevin gerekçesi ise, daha iyi çalışma koşulları elde etmekti. Ancak yapılan bu grev sonucunda polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katıldı.

26-27 Haziran 1910 tarihinde Kopenhag’da 2. Sosyalist Enternasyonal’e bağlı toplanan Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına, 8 Mart'ın "Internationaler Frauentag" (International Women's Day - Dünya Kadınlar Günü) olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.

İlk yıllarda belli bir tarih saptanmamıştı ve değişen tarihlerde fakat her zaman ilkbaharda anılıyordu. Tarihin 8 Mart olarak saptanışı 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşti ve bu günün "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanması kararlaştırıldı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü, 1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anılmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul etti. Birleşmiş Milletler'in sitesinde günün tarihine ilişkin bölümde, kutlamanın New York'ta ölen işçilerin anısına yapıldığı yazılmamıştır.


8 Mart, Türkiye’de ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmıştır. 1975 yılında ve onu izleyen yıllarda daha yaygın, ve yığınsal olarak kutlandı, kapalı mekanlardan sokaklara taşındı. "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nden sonra dört yıl süreyle herhangi bir kutlama yapılmadı. 1984 yılından beri düzenli olarak her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından "Dünya Kadınlar Günü" kutlanmaktadır. Ülkemizde her yıl kutlanan kadınlar günü, sembolik olmaktan öteye gidememektedir. Çünkü hala erkek egemen bir toplum yapısı içinde, kadına gereken önem ve değer verilememektedir."

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nün tarihçesi bu şekilde. Bu tarihçeyi ağırlıklı olarak wikipedia'dan aldım ve ayrıntısını da gene oradan okursunuz...

Ülkemizde (ve dünyada da) kadın olmanın ne denli zor olduğunu biliyoruz. Bir erkek olarak, kadınların yaşadıklarını yaşamadığım için bu konuda ahkam kesmek hem zor hem de laubalilik olur. Dolayısıyla bu tür bir laubaliliğe girmek istemiyorum. 

1 Mart 2011 tarihinde Hürriyet yazarlarından Kanat Atkaya, Amerikalı yazar Jessica Valenti'nin kitabını köşesine taşımış. Kitabın adı: He's A Stud, She's A Slut. (Erkekse Damızlık, Kadınsa Sürtük). Valenti'nin yazdıklarından bir kısmını okuyunca, bir ara "acaba Türkiye'yi mi yazmış" derken Amerika'yı ve Amerikan toplumunu anlattığını görünce bunun sadece ülkemize ait bir durum değil tüm dünyada görülen (hem de benzer şekilde) bir durum olduğu görülüyor.


Son yıllarda ülkemiz maalesef kadın ölümleriyle de anılıyor. Öyle ki, özellikle son 7 yılda kadın cinayetleri, töreydi, namustu, bilmem neydi derken % 1400 artmış. Bir rekor aranıyorsa, buyrun işte size rekor!.. Konuyla ilgili olarak Türksolu'ndan Nevin Apaydın güzel bir yazı yazmış, okumanızı öneririm...


Bu vesileyle tüm kadınların "8 Mart Dünya Emekçi Kadnlar Günü"nü kutlarım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ShareThis

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...